Pazartesi, Mayıs 04, 2009

Girişimcilik okulu ve GİFOR'09

Geçen hafta oldukça güzel iki etkinlik vardı, Girişimciliğin artık zorunluluk olduğu, şirketlerde çalışmanın riskinin yükseldiği bu dönemde etkinliklerin artması oldukça iyi oluyor...


TBD Genç İstanbul Ekibinin organize ettiği etkinlik fikirlerini hayata geçirmeyi düşünen birçok kişiye oldukça güzel rehberlik etti, girişimcilerin nelerle yuzleşeceğinin anlatıldığı Girişimcilik Okulunda Ömer Ekinci, Sadık Kocabasa, Nurettin Özdoğan, Erhan Erdoğan, Sinan Ata ile sunumlarda beraberdik ve katılımcılar için de verimli ve eğlenceli olduğunu düşünüyorum

Konukların reel sektörün tecrübeli isimleri olması Gifor'u oldukça güzel bir hale getirdi, İTÜ Girişimcilik Kulübü umalım ki bu etkinliği her yıl yenilesin ve daha büyük kitlelere ulaşsın...

Salı, Mart 24, 2009

Web Günleri 25-26 Mart

Yarın ve perşembe günü Web Günleri adı altında YTÜ Bilişim kulübünün düzenlediği dolu dolu bir etkinlik olacak... Web Girişim'in de sponsor olduğu etkinliğin ilk oturumunda "Online toplulukların hayatımıza etkisi" panelinde olacağım...

Cumartesi, Ocak 17, 2009

Sırada e-kitaplar...

Bildiğiniz üzere bir süredir Web Girişim'i geliştirip, girişimciler için en güzel içerikleri sunmaya çalışıyoruz. Geçen günlerde de ilk e-kitabı yayınladık ve bir seri şeklinde e-kitaplar gelecek....
Destek veren herkese ve tabi ki okuyucularımıza teşekkürler :)


Salı, Ocak 13, 2009

Anne ben girişimci oldum! (1)


"Ergenliğini geçen her erkek çocuk iş hayatına bir yerlerden atılmak, elinin iş tutabilmesi için bir yerlerden başlamak zorundadır" diyen onlar (belki de yüzler hatta binlerce) aile ile aynı ülkede yaşıyor ve aynı havayı soluyoruz.

Bunların farkında olan, bir çözüm arayan genç, bir gün eve heyecan ile gelir;

-Anne! Baba! Size süper haberlerim var, o tamirhanenin çırağı olmak zorunda değilim.
-(Aile ilk başta şaşırır haliyle, gökten zembille para indi ya) Nasıl? derler.
-Öyle insanlar tanıdım ki, hayran kaldım ve eve gelmeden önce biraz araştırdım.
-(Şüphe ile) Kim onlar? Nerede araştırdın?
-(Gencin ailesinin teknolojiye olan önyargısı yüzünden evinde ne bilgisayarı ne de interneti vardır) Eve gelmeden önce internet kafeye gittim ve bana verdikleri siteye girdim.
-(Tedirgin bir şekilde anne-baba birbirlerine bakarlar) Sana daha önce bunu yapmaman gerektiğini söylemiştik, oğlum. Oralar sana göre değil, (sanki bir çözüm getirebilmiş gibi) serseri olamazsın sen! Kötü alışkanlıklar edinebilirsin.
-Alakası yok anne! Sadece benim not kağıt parçasına not aldığım, verdikleri internet sitelerine girebilmem ve araştırabilmem için gittim ve iyi ki gitmişim. Beni dinleyecek misiniz!
-(Dedik ya aynı atmosferdeyiz) Bunu bize nasıl yaparsın! (Sanki çok özgürmüş gibi) Bir hafta boyunca evde kalmak istiyorsun sen anlaşılan.
-(Genç, hala inancını yitirmiş değil) Hayır, lütfen beni dinleyin.
(O gün kısa da olsa tanıştığı kişilerden öğrendiğini, yaptığı araştırmadan çıkardıklarını nispeten anlatmaya çalışır) "Yeni bir meslek bu, geleceğin mesleği gerçekten. ÖSS için haftalarca kendimi hayattan koparmama gerek yok, tamam yine istediğiniz gibi olsun ÖSS çok gerekli. Yapmam gereken ilk başta sadece ücretsiz verilen eğitimlere katılmak ve can kulağıyla dinleyerek paylaşılanları öğrenmek, geliştirmek. Bu konuda tanıştığım insanlar bana destek olabileceklerini söylediler. Bu büyük bir fırsat. Daha sonra hayatımız değişebilir anne! Babamın istediği son model kırmızı mercedes'i, senin istediğin bahçeli dublex evi, kardeşimin istediklerini reddetmeksizin alabilirim. Bunu yapabilirim, lütfen bana destek olun. Bu sürede sadece bu işe odaklanmaya ihtiyacım var."
-(Genç, ailesini iyi tanıyor besbelli ki can damarlarına dokundurduğu şırınganın içinden geleceklerini kestirmeye çalışıyorlar) Peki ama nasıl?
-(Kendinden emin genç, ilk gün öğrendiklerini açıklamaya çalışıyor) Kendimi geliştirebilmem, yeni insanlar kazanabilmem ve araştırmalarım için. Bilgisayar ve internete ihtiyacım var, gelmeden önce bunları da araştırdım. Bütçemizi aşmayacak şekilde sağlayabiliriz bunu.
-(Aile, geçiştirmek için söyle gibi) Ne kadarmış?
-Bilgisayar 12 ay taksitle toplam 1500 ytl, internet ise aylık ödenecek ama kampanyadan yararlanabilirsek ilk 2 ay bunun parasını ödememize gerek yok. Yani ayda 175 ytl ödeyerek bu sorunu halledebiliriz.
-(Teknolojiden ve yeniliklerinden habersiz aile, istenilenler olunca yaşamlarında bazı kayıpların olacağına inanıyorlar) Düşünelim biraz...

Yusuf Ozan Taşdemir

Salı, Aralık 30, 2008

Yemişim Yatırımını!


Bir çok girişimcinin bugünlere gelebilmesindeki asıl neden; fikirlerine olan aşkları ve sürekli olarak çalışmalarından ileri geliyor. Fakat bir süredir zaten ailemizden, birikimlerimizden ya da bir tanıdığımızdan bulduğumuz sermayenin artık “angel investor” adı altında girişimcilere verilmeye başlaması, girişimciliği -ne kadar niteliklendiremese de- oldukça popüler hale getirdi.


Sağolsun Muammer yer verdi MothAndMoth'da, o yüzden yazının tamamını okumak için; Yemişim Yatırımını!

Çarşamba, Kasım 05, 2008

PTT ve Exit

Geçenlerde arkadaşımla konuşmamızda PTT'nin özelleştirilmesinden bahsediyorduk;
167 yaşındaki bir kurum düşünün,
2002 yılı karı 11 milyon YTL,
2006 yılı karı 203 milyon YTL,
son 5 yılda büyüme %1750...

Aslında fazla söze de gerek kalmadı :)
Ölü haldeki bir kurumu ele alın, adam edin, yetiştirin ve bu kadar karlı bir hale getirin, sonra da satın gitsin!altinyumurtlayantavuk

evet bütün girişimler için bir exit hedefi olmalı, ne zaman satarız? ne şekilde satarız? ne olursa satarız? 
Örneğin ICQ; yanlış hatırlamıyorsam yatırımcı 100milyon$'a satın almış ve devamında MSN piyasaya girip ICQ'yu tarihe gömmüştü...

Burada exit sebeplerini sıralamak istediğimde ilk aklıma gelenler;

İlerletilemeyecek olması,
Destek ihtiyacı,
Büyük rakiplerin piyasaya giriyor olması,
Piyasanın farklı yönlere kayıyor olması,
Aklınızda başka bir girişim fikri olması :)
vb.

Peki neden işleyen kar eden ve geleceği olan bir firmayı satalım? Altın yumurtlayan tavuğu kesmeye ne gerek var? 

Çarşamba, Ekim 15, 2008

Gazete halen okunulası birşey midir?

Birçoğumuz haberleri ve güncel olayları internet üzerinden takip ediyoruz(hatta kendim için konuşacak olursam arkadaşlardan gelen gazete linkleri dışında gazetelerin sitelerini kullanmıyorum bile). Peki bugüne kadar yakındığımız, yanıltmalarından veryansın ettiğimiz medya organları sizce halen aynı etkisini sürdürebiliyor mu?
Şu an için evet, ama ya yarın?
gazetereklamiGazetelerde boy boy "GAZETELERE KİMLER REKLAM VERMEZ" başlığıyla Basın Reklam Platformunun hazırladığı metni okuyoruz, diğer tarafta reklam ajansları "hadi artık ya şu interaktif departmanı kuramadık gitti!" şeklinde yana yakıla online kampanyalar hazırlayabilmek için uğraşırken dedikleri bir şey var; "Televizyon reklamcılığı ölüyor..."

Evet TV, Gazete reklamları hızla azalıyor, çünkü habere internetten ulaşılabiliyor. Düz mantık tepeden inme haberler takip edilmiyor, bloglardan veya envai çeşit özgün haber sitelerinden gerekli habere en önemlisi de GERÇEK HABERE ulaşılabiliyor...

Düşünsenize şu an sadece gazete okuyan insanların, yarın kendilerinden, kullandıkları ürünlerden, yaşadıkları olaylardan ve tecrübelerden çıkarak blog tuttuklarını... Evet Selim Tuncer'in dediği gibi gazeteler belki ölmüyorlar ama son reklamlarını alabilmek için taklalar atıyorlar, ve tabii ki asparagas haberler kendi kuyusunu kazacağından, olabildiğince gerçek haber yapıyorlar...